Avustralya Ordusu’nda görev yapan bir bilgi sistemleri teknisyeni ve partneri, kadının hesabı üzerinden erişilen hassas Savunma bilgilerini özel bir e-postaya ilettikleri iddiasıyla “casuslukla ilgili bir suç” ile suçlandı.
Tutuklama anından AFP görüntüsü.
Avustralya Federal Polisi, söz konusu ikilinin Rusya doğumlu Avustralya vatandaşı olduğunu ve onları Savunma Bakanlığı’na ait belgeleri Rus yetkililerle paylaşmakla suçladı.
Kadın 2016 yılında, eşi ise 2020 yılında vatandaşlık aldı.
Avustralya Federal Polisi, ikilinin, askerin uzun süreli izindeyken bilgileri elde etmek için birlikte çalıştığını ve bu süre zarfında askerin “erkekle ve onsuz Rusya’ya beyan edilmemiş bir seyahat gerçekleştirdiğini” iddia ediyor.
Polis yaptığı açıklamada, “AFP, adamın Avustralya’da kaldığı süre boyunca kadının ona resmi iş hesabına nasıl giriş yapacağını öğrettiğini ve Rusya’dayken özel e-posta hesabına doğrudan göndereceği belirli bilgilere erişmesi için onu yönlendirdiğini iddia edecek” dedi.
“AFP, kadının ADF hesap bilgilerinin, Rus yetkililere iletilmek üzere hassas ADF bilgilerine erişmek için birçok kez kullanıldığını iddia edecek.”
Federal Polis, erişilen bilgilerin “Avustralya’nın ulusal güvenlik çıkarlarıyla ilgili” olduğunu iddia ediyor.
Yetkililer, olaydan dolayı “devam eden bir tehdit” bulunmadığını ve “önemli bir tehlike” tespit edilmediğini söyledi.
Federal Polis, ikiliye yöneltilen suçlamaların gelecekte “yabancı bir müvekkil ile doğrudan delil bağlantısı” ortaya çıkması halinde “casusluk suçuna hazırlanma”dan casusluğa genişletilebileceğini söyledi.
AFP komiseri Reece Kershaw, ikilinin iddia edilen faaliyetlerinin AFP, ASIO ve diğer Commonwealth ortaklarını içeren Dış Müdahaleyle Mücadele Görev Gücü (CFITF) tarafından “olağanüstü bir azim ve teknikle” araştırıldığını söyledi.
ASIO Genel Müdürü Mike Burgess, davanın “birçok ülkenin Avustralya’nın sırlarını çalmaya çalıştığını” gösterdiğini söyledi.
“Casusluk, Soğuk Savaş’a özgü bir kavram değil” dedi.
“[It] ekonomimize zarar verir ve stratejik avantajımızı düşürür. Gerçek dünyada felaket niteliğinde sonuçları olabilir.”