Moda perakendecisi Primark, bilişim teknolojilerinin de katkısıyla genişleme planları yaparken Tata Consultancy Services (TCS) ile olan sözleşmesini beş yıl uzatma konusunda anlaştı.
TCS ilk olarak 2016 yılında Primark ile sözleşme imzaladı ve son anlaşmayla ilişkinin en az 2029’a kadar uzatılması planlanıyor. Anlaşma Avrupa ve ABD’deki 17 ülkeyi kapsıyor.
Son anlaşmanın hedeflerinden biri, TCS’nin Primark’a akıllı otomasyon ve DevOps yetenekleri getirmesi ve uygulama geliştirme, test ve bakım süreçlerini desteklemek için teknoloji ve iş sistemlerinin yanı sıra süreçlerin gerçek zamanlı görünümünü sağlamasıdır.
Primark CIO’su Andrew Brothers, TCS ile yapılan anlaşmanın şirketin büyüme planlarını desteklediğini söyledi. “TCS ile ortaklığımızı genişleterek, hızlı tempolu bir sektördeki değişen taleplere ve gereksinimlere hızla uyum sağlama çevikliğine sahip, daha verimli, teknoloji odaklı küresel bir organizasyon haline gelmek için sağlam, dayanıklı ve güvenilir bir BT işletim ortamı oluşturuyoruz” dedi.
Brothers, TCS’nin işletmenin ölçeklenmesini desteklemek için gereken operasyonel istikrarı ve hesap verebilirliği sağlayacağını söyledi. “Bu, piyasa eğilimlerine ve müşteri tercihlerine zamanında yanıt vermemizi sağlayacak ve müşterilerimiz için en iyi değerde kaliteli ürünler sunmaya devam etmemizi sağlayacak” diye ekledi.
Dünya çapında 440 mağazası bulunan moda perakendecisi, 80.000’den fazla çalışanıyla büyümeye devam ediyor.
TCS’nin perakende sektöründe İngiltere’de çok sayıda müşterisi bulunmaktadır; bunlar arasında Sainsbury’s, Kingfisher, Marks & Spencer ve Co-operative Group (Co-op) yer almaktadır.
Hindistanlı BT hizmetleri devinin perakende başkanı Shekar Krishnan, Primark gibi işletmelerin perakende sektöründeki değişikliklere ayak uydurmak için giderek daha fazla en son teknolojilere bağımlı hale geldiğini söyledi. “Moda endüstrisi, çevresel, sosyal ve yönetişim hedeflerine ulaşmak için inovasyon odaklı girişimlerle kavramsallaştırmadan tasarıma, üretime ve perakendeciliğe kadar tüm değer zincirini sürekli olarak modernize ediyor.”
Şubat ayında Co-op, BT’nin buluta taşınmasıyla karbon ayak izini azaltma planının bir parçası olarak TCS ile bulut öncelikli bir model benimsemek için çalıştığını duyurdu.
Projenin ayrıca gelecekteki büyüme için bir platform sağlayacağını söyledi. TCS, veri merkezinden genel buluta geçişi ve hibrit bulutunu ve yazılım-hizmet olarak altyapısını yönetiyor. TCS ile 14 yıldan uzun süredir çalışan Co-op, BT hizmetleri firmasının Kurumsal Bulut Platformunu kullanıyor.
Günümüzde sektörde daha uzun vadeli ortaklıklar daha yaygın görünüyor; maliyetleri düşürmek için tedarikçilerde döngüsel değişiklikler yapmak, işi anlayan bir tedarikçiye sahip olmaktan daha az önemli görülüyor.
Computer Weekly ile yakın zamanda yaptığı bir röportajda, TCS’nin İngiltere başkanı Amit Kapur, bir BT hizmetleri şirketi için “müşteri bağlamını” anlamanın en son dijital teknolojileri bilmek kadar önemli olduğunu açıkladı. “Bir müşteriye dair bağlamsal bir anlayış altındır,” dedi.
Bir organizasyonun BT ihtiyaçlarına ilişkin bu derin anlayış, tüm teknolojilerdeki hizmet sağlayıcıları tarafından müşterilerle yıllar süren çalışmalar sonucunda oluşturulmuştur. Kapur, şu anda uzun vadeli dış kaynak kullanım anlaşmalarında artış olduğunu ve BT hizmetleri şirketleri ile müşterileri arasında daha fazla ortaklık olduğunu söyledi.