ABD Gümrük ve Sınır Koruma (CBP) kurumu, yolcuların havaalanları ve diğer giriş limanlarında biyometrik yüz tanıma teknolojisinden nasıl vazgeçebileceklerini ayrıntılı olarak açıklayan bir kılavuz yayınladı.
Rehber, kurumun Amerika genelindeki havaalanları ve limanlarda kimlik doğrulama için yüz karşılaştırma sistemlerinin kullanımını genişletmeye devam etmesi ve aynı zamanda bazı kanun koyucular ve medeni haklar grupları tarafından dile getirilen gizlilik endişelerine de değinmesi üzerine yayımlandı.
ABD Gümrük ve Sınır Koruma Yüz Biyometrikleri
CBP, Basitleştirilmiş Varış olarak bilinen giriş süreçleri için tüm uluslararası havalimanlarında ve çıkış prosedürleri için 53 havalimanı konumunda yüz biyometrisi uyguladı. Teknoloji ayrıca 39 limana ve hem Güneybatı hem de Kuzey Sınır giriş limanlarındaki tüm yaya şeritlerine genişletildi.
Daha önce, ABD Gümrük ve Sınır Koruması Saha Operasyonları Ofisi’nin Geçici İcra Kurulu Yardımcı Komiseri Diane J. Sabatino, “CBP, tüm yolcuların mahremiyetini korurken seyahati daha da güvenli hale getirmek ve geliştirmek için kamu/özel sektör ortaklıkları aracılığıyla yüz biyometrisinin kullanımını genişletmekten heyecan duyuyor.” demişti.
Gümrük ve Sınır Koruma Teşkilatı’na (CBP) göre, yüz biyometrik karşılaştırma teknolojisinin kullanımı, kurumun 540 milyondan fazla yolcunun işlemlerini gerçekleştirmesini ve 2.000’den fazla sahtekarın ABD’ye girmesini önlemesini sağladı. Kurum, bu teknolojiyi mevcut seyahat gereksinimlerini daha verimli hale getirmenin, yolcular için daha sorunsuz, güvenli ve emniyetli bir deneyim yaratmanın bir yolu olarak tanıtıyor.
Biyometrik teknolojinin uygulanması, ABD Hükümeti’ne tüm hava, deniz ve kara giriş limanlarında ziyaretçilerin varış ve ayrılışlarını kaydetmek için otomatik bir sistem kullanma yetkisi veren 11 Eylül Komisyonu Raporu’ndan kaynaklanmaktadır. Teknolojiler geliştikçe, yüz karşılaştırmasının en etkili çözümlerden biri olduğu kanıtlanmıştır.
Çıkış Hükümleri ve Gizlilik Endişeleri
CBP, faydalarına rağmen bazı ABD vatandaşlarının yüz fotoğrafı çekimine katılmak istemeyebileceğini kabul ediyor.
Ajans, yolcu kimlik doğrulama sürecinin bir gözetim programı olmadığını, yolcuları teknoloji hakkında bilgilendirmek için kameraların ve tabelaların açıkça görülebildiğini vurguluyor. CBP ayrıca, tüm geçerli gizlilik kurallarına ve düzenlemelerine uyduğunu ve kimlik doğrulamasından sonra en fazla 12 saat boyunca ABD vatandaşlarının fotoğraflarını sakladığını belirtiyor.
TSA web sitesinin SSS bölümünde, yüz işleme işleminin tüm yolcular için gerekli olup olmadığı sorusuna yanıt olarak, “Hayır. Biyometrik teknoloji testine katılım gönüllülük esasına dayanmaktadır. Yolcular katılmak istemezlerse bir TSA görevlisine bildirebilir ve bunun yerine standart kimlik doğrulama sürecinden geçebilirler.” ifadesi yer almaktadır.
Rehber Neleri Kapsıyor?
Kılavuz, biyometrik yüz karşılaştırma teknolojisine katılmak istemeyen gezginler için süreci ana hatlarıyla açıklıyor. Kılavuza göre, yüz fotoğrafı çekimine katılmak istemeyen ABD vatandaşları, genellikle seyahat belgelerinin bir CBP görevlisi tarafından manuel olarak incelenmesini içeren alternatif bir işlem talep edebilir. Bu seçenek hem yurtiçi hem de uluslararası gezginler için mevcuttur.