ABD Adalet Bakanlığı (DOJ), teknoloji devinin çevrimiçi arama pazarındaki hakimiyetini kırmayı amaçlayan bir dizi kapsamlı önlem önerdi.
En çarpıcı öneri, Google’ın popüler Chrome tarayıcısının zorunlu satışıdır; bu, dijital ortamı yeniden şekillendirebilecek bir hamledir.
Adalet Bakanlığı’nın Perşembe günü sunulan teklifi, federal bir yargıcın Ağustos ayında Google’ın rekabete aykırı uygulamalar yoluyla arama hizmetleri ve metin reklamcılığında yasa dışı tekelini sürdürdüğüne karar vermesinin ardından geldi.
Burada hükümetin avukatları, Google’ın Chrome ve Android üzerindeki kontrolünün rakipler için önemli engeller oluşturduğunu, çünkü bu platformların arama motorlarını kullanıcılara dağıtmak için birincil kanallar olduğunu savunuyor.
Chrome’un elden çıkarılmasına ek olarak Google, DOJ’un tavsiyelerinin şunları içerdiğini kaydetti: –
- Kendi arama motoruna yönelik kayırmacılığı önlemek için Google’ın Android işletim sistemine kısıtlamalar getirilmesi.
- Google’ın Apple ile iPhone’larda varsayılan arama motoru olması yönündeki milyarlarca dolarlık anlaşması gibi özel anlaşmaların yasaklanması.
- Rakip arama motorlarıyla veri paylaşımını zorunlu kılmak ve reklam fiyatlandırmasında şeffaflığı artırmak.
KOBİ ve MSP Siber Güvenlik Liderleri için 2024 MITRE ATT&CK Sonuçlarından Yararlanma – Ücretsiz Web Seminerine Katılın
DOJ, Google’a Chrome’u Satmasını Söyledi
Önerilen çözümler, oyun alanını eşitlemeyi ve çevrimiçi arama pazarında adil rekabeti teşvik etmeyi amaçlıyor. Kararın uygulanması halinde Google’ın karardan sonraki altı ay içinde Chrome’u satması gerekebilir.
Google, Adalet Bakanlığı’nın teklifini “aşırı derecede geniş” ve tüketicilere, işletmelere ve Amerika’nın küresel teknoloji liderliğine zararlı olarak nitelendirerek şiddetle eleştirdi.
Google’ın Baş Hukuk Sorumlusu Kent Walker, önlemlerin güvenlik ve gizlilik korumalarını zayıflatacağını, yapay zekadaki yenilikleri yavaşlatacağını ve kullanıcılara rahatsızlık vereceğini savundu.
Davanın teknoloji endüstrisi ve daha geniş anlamda ekonomi üzerinde önemli etkileri var. Bu, 1990’ların sonlarında Microsoft’a karşı başlatılan ve şirketin yerel telefon yan kuruluşlarının dağılmasıyla sonuçlanan antitröst eylemini hatırlatıyor.
Yasal mücadele ilerledikçe teknoloji dünyası yakından izliyor. Potansiyel cezalarla ilgili duruşmalar Nisan ayında başlayacak ve nihai kararın İşçi Bayramı’ndan önce verilmesi bekleniyor.
Ancak, Başkan seçilen Donald Trump’ın göreve gelmesiyle ABD yönetiminde yaklaşan değişiklik, Adalet Bakanlığı’nın davaya yaklaşımını potansiyel olarak değiştirebilir.
Google’a karşı yapılan bu çığır açıcı antitröst eylemi, Büyük Teknoloji’nin düzenlenmesinde çok önemli bir anı temsil ediyor ve çevrimiçi arama ve dijital rekabetin geleceği açısından geniş kapsamlı sonuçlar doğuruyor.
SOC/DFIR Ekiplerinden misiniz? – ANY.RUN ile Kötü Amaçlı Yazılımları ve Kimlik Avını Analiz Edin -> Ücretsiz Deneyin