Deepfakes en yaygın ikinci siber güvenlik olayına dönüştü


Yapay zeka algoritmalarının bir kişinin sesini, görüntüsünü veya videosunu orijinali taklit edecek şekilde manipüle ettiği Deepfakes, Birleşik Krallık’ta kötü amaçlı yazılımların hemen ardından gelen en yaygın ikinci siber güvenlik tehdidi olarak ortaya çıktı.

Şaşırtıcı bir şekilde, ISMS web portalı tarafından yakın zamanda yürütülen bir çevrimiçi ankete göre, Britanya’daki işletmelerin %32’si geçtiğimiz yıl bu tür olayların kurbanı oldu.

Teknoloji, üretim, eğitim, enerji ve sağlık hizmetleri de dahil olmak üzere çeşitli sektörlerden 500’den fazla katılımcının yanıtlarını toplayan anket, deepfake saldırılarının artan yaygınlığına ışık tutuyor.

Özellikle endişe verici trendlerden biri, deepfake’lerin iş e-postaları aracılığıyla kurumsal sektöre sızmasıdır. Bilgisayar korsanları, C düzeyindeki yöneticileri hileli para transferlerine izin verme konusunda kandırmak için manipüle edilmiş sesler ve video dosyaları kullanıyor. Sonuç olarak, hem kamu hem de özel şirketlerdeki çalışanlar için siber güvenlik farkındalığı eğitiminin zorunlu kılınması amacıyla hükümet müdahalesine yönelik çağrılar artıyor.

Ek olarak, BT varlıklarını korumak ve derin sahte tehditleri tespit edip azaltabilecek teknolojiye yatırım yapmak ve böylece mağdurlara zamanında bir çıkış stratejisi sağlamak için yeterli bütçe tahsisinin gerekli olduğu değerlendiriliyor.

Deepfake’lerin yarattığı büyük tehdide rağmen, manipüle edilmiş içeriğin belirlenmesine yardımcı olacak fark edilebilir işaretler mevcuttur:

A. Cilt dokusundaki ve vücut oranlarındaki farklılıklar sıklıkla deepfake’leri ortaya çıkarır.
B. Olağandışı yanıp sönme desenleri ve göz çevresindeki düzensiz gölgeler gibi anormallikler, olası görüntü veya video manipülasyonuna işaret eder.
C. Gerçekçi olmayan dudak hareketleri ve gözlüklerdeki aşırı parlama yaygın tehlike işaretleridir.
D. Doğal olmayan saç şekillendirme veya saç ve yüz özellikleri arasındaki tutarsızlıklar, kurcalamanın sinyali olabilir.
e. Ses tonundaki sapmalar, parçalı konuşma ve düzensiz sözcük sonları, yapay zeka tarafından oluşturulan içeriğin ipuçlarını veriyor.

Deepfake içeriği tespit etmek için premium yazılım araçları mevcut olsa da bunların bir bedeli olduğunu belirtmekte fayda var. Dahası, dünya çapındaki hükümetler, deepfake üretmekten sorumlu şirketlerin kendi yaratımlarına, görsellerine, videolarına ve ses dosyalarına filigran eklemesini zorunlu kılan yasaları çıkarmaya hazırlanıyor. Bu tür önlemler, hesap verebilirliği artırmayı ve yanıltıcı dijital içeriğin yayılmasıyla mücadele etmeyi amaçlamaktadır.

Reklam



Source link