Küresel bir kripto para türevleri borsası olan BitMEX (HDR Global Trading Limited), Çarşamba günü ABD kara para aklama karşıtı (AML) düzenlemelerini “kasıtlı olarak” çiğneyerek Banka Gizlilik Yasası’nı ihlal etmekten suçlu bulundu. Kurucularına karşı önceki eylemlerin ardından gelen bu itiraf, kripto para borsası denetimindeki önemli güvenlik açıklarını ortaya koyuyor.
Adalet Bakanlığı (DoJ), BitMEX’i 2015’ten 2020’ye kadar “büyük ölçekli kara para aklama ve yaptırımlardan kaçınma planları için bir araç” olarak faaliyet göstermekle suçladı. Borsanın, kullanıcı kimliklerini doğrulayan ve yasadışı faaliyetleri önlemeye yardımcı olan AML uyumluluğunun temel taşı olan “Müşterinizi Tanıyın” (KYC) programını uygulamada başarısız olduğu iddia edildi.
“Sadece gevşek hizmet erişim kimlik bilgilerini zorunlu kılarak, BitMEX yalnızca ABD finans piyasalarını yasadışı aktörlerden ve işlemlerden korumak için tasarlanmış ulusal düzeyde zorunlu kara para aklama karşıtı prosedürlere uymakla kalmadı, aynı zamanda bunu bilerek işletmenin gelirini artırmak için yaptı,” dedi FBI Yardımcı Müdürü Christie M. Curtis, düzenlemeleri atlatmak için kasıtlı bir çabayı vurgulayarak. Bu, diğer kripto para borsalarının benzer boşlukları istismar etme potansiyeli konusunda endişelere yol açıyor.
Adalet Bakanlığı suçlamaları, BitMEX’in ilk çalışanı Gregory Dwyer’ın Banka Gizliliği Yasası’nı ihlal ettiği için 2022’de yaptığı bir suç kabulünü yansıtıyor. Savcılar daha önce borsanın kurucularına karşı benzer suçlardan mahkumiyetler sağlamıştı. Bu eylemler, BitMEX’i ve liderliğini sorumlu tutmak için koordineli bir çabayı gösteriyor.
BitMEX Kurucuları da Suçlarını Kabul Etti ve Ceza Aldı
2022’de BitMEX’in üç kurucusu Dwyer ile aynı suçlamaları kabul etti. Yargıç Koeltl, borsanın ceza verirken AML ve KYC kontrollerini uygulama konusundaki gecikmiş çabalarını dikkate aldı.
36 yaşındaki Florida sakini eski CEO Hayes, altı ay ev hapsi ve iki yıl denetimli serbestlik cezası aldı. 38 yaşındaki Delo, 30 ay denetimli serbestlik cezasına çarptırıldı ve Hong Kong’a dönmesine izin verildi. Hakim, Reed’i diğer kuruculardan biraz daha az suçlu buldu ve Massachusetts sakinini Temmuz ayında 18 ay denetimli serbestliğe mahkum etti.
Hem Hayes hem de Delo o zamanlar 10 milyon dolar para cezası ödemeyi kabul etti. Üç kurucu da -Hayes, Delo ve Reed- hala BitMEX’in sahibi.
Kurucular ayrıca Hazine Bakanlığı ile bir uzlaşma anlaşmasına vardılar. Anlaşma, DOJ’ye göre BitMEX’in “200 milyon doların üzerinde şüpheli işlem gerçekleştirdiği ve yaklaşık 600 şüpheli aktiviteyi bildirmediği” iddialarını kabul etmelerini veya reddetmelerini gerektirmiyordu.
Kripto Paranın Düzenleyici Mücadeleleri
Dava ayrıca kripto para birimi alanını düzenlemeye yönelik devam eden mücadeleyi de vurguluyor. Emtia Vadeli İşlemler Ticaret Komisyonu (CFTC), 2021’de BitMEX’e ilgili ihlaller nedeniyle 100 milyon dolarlık bir sivil ceza vermiş olsa da, merkezi bir otoritenin olmaması, tüm kripto para birimi ekosisteminde AML ve KYC gerekliliklerini uygulamada zorluklar yaratıyor.
Bu olay, düzenleyici kurumlar için bir uyarı niteliğindedir. Kripto para borsaları için net ve kapsamlı AML/KYC çerçeveleri oluşturmak için iş birliğine dayalı bir çaba gerektirir. Uluslararası iş birliğini ve bilgi paylaşımını güçlendirmek, kripto alanındaki kara para aklama ve diğer yasadışı faaliyetlerle mücadele için de hayati önem taşımaktadır.
FBI yakın zamanda, özellikle bu platformlara karşı olası kolluk kuvvetleri eylemleri göz önünde bulundurulduğunda, kayıt dışı kripto para transfer hizmetlerinin kullanımıyla ilişkili finansal riskler konusunda uyardı. Uyarı, Para Hizmetleri İşletmeleri (MSB) olarak uygun şekilde kayıt olmadan faaliyet gösteren ve ABD federal yasası tarafından zorunlu tutulan kara para aklama karşıtı düzenlemelere uymayan kripto transfer platformlarına odaklandı.
BitMEX’in geleceği belirsizliğini koruyor. Borsa potansiyel mali cezalarla karşı karşıya ve kullanıcı güvenini yeniden kazanmakta zorlanabilir. Adalet Bakanlığı daha önce “KYC kontrollerinin eksikliği nedeniyle BitMEX’teki suç faaliyetlerinin tam kapsamının asla bilinemeyeceğini” belirtmişti.
Bu dava önemli bir emsal teşkil ediyor ve kripto para sektöründe AML düzenlemelerinin daha sıkı bir şekilde uygulanmasının önünü açıyor.