Son araştırmalar, tehdit aktörlerinin çalıntı sertifikalardan ve kuruluşlara sızmak için özel anahtarlardan yararlandığı konteyner uygulamaları alanında ilgili bir güvenlik açığı ortaya koydu.
Bu taktik sadece bilgisayar korsanlarının güvenlik önlemlerini atlamasına izin vermekle kalmaz, aynı zamanda potansiyel olarak uzun süreler boyunca tespit edilmemelerine izin verir ve kurumsal güvenlik için önemli riskler oluşturur.
Meyveden çıkarılan sertifikaların gizliliği
Sertifikalar ve özel anahtarlar, API jetonları veya şifreler gibi tipik sırların aksine, tehlikeye atıldığında onları son derece tehlikeli hale getiren benzersiz özellikler taşır.
.png
)
Bir SSL/TLS sertifikası veya SSH anahtarı sadece bir sır olarak değil; Sistemlerin veya kullanıcıların kendilerini meşru varlıklar olarak doğrulamalarını sağlayan bir kimlik görevi görür.

Saldırganların eline geçtikten sonra, bu anahtarlar sunucuları veya kullanıcıları taklit etmelerini sağlayarak kuruluşların bilinmeden kötü niyetli kaynaklara bağlandıkları ve sunulan meşru kimlik bilgileri nedeniyle güvenilir varlıklar için yanlış yaptıkları senaryolara yol açabilir.
Bunun sonuçları derindir. API jetonları ve şifreler nispeten kolaylıkla döndürülebilirken, sertifikalar ve anahtarlar daha resmi bir güven zincirine gömülür, bu da iptallerini ve yeniden değerlendirmelerini karmaşık bir süreç haline getirir.
Bu karakteristik maruz kalma penceresini genişleterek saldırganların gizli çalışmasına izin vererek kötü amaçlı trafiği meşru iletişimlerle harmanlıyor.
Gerçek dünya örnekleri ve sonuçları
İncelenen bir durumda, bir konteyner görüntüsünün hem OpenVPN sertifikalarını (özel anahtarlarla birlikte) hem de SSH özel anahtarlarını barındırdığı bulunmuştur.

Güvenli VPN tünelleri oluşturmak için yaygın olarak kullanılan bir teknoloji olan OpenVPN, şifreli bağlantıları sağlamak için bu sertifikalara ve anahtarlara büyük ölçüde dayanmaktadır.
Bu sırlardan ödün verildiğinde, saldırganlar haydut VPN sunucuları kurabilir veya bir kuruluşun özel ağına yetkisiz erişim sağlayabilir, trafiği koklayabilir, verileri püskürtebilir veya tedarik zinciri saldırıları başlatabilir.
Benzer şekilde, güvenli uzaktan sunucu yönetimi protokolü olan SSH, anahtarları tehlikeye atılırsa saldırganlar için bir ağ geçidi haline gelir.
Bir SSH özel tuşuna erişim kazanan bir saldırgan, şifre kimlik doğrulamasına ihtiyaç duymadan sunuculara veya sistemlere giriş yapabilir ve genellikle birden fazla ortamda daha fazla yetkisiz erişim, veri ihlali veya sunucu uzlaşmasına yol açar.
Temel sorun, hassas görüntüleri saklayan depolar olarak işlev gören konteyner kayıtlarının maruz kalmasından kaynaklanmaktadır.
Bu kayıtlar, uygun şekilde güvence altına alınmazsa veya kimlik bilgileri sızdırılırsa, saldırganlar için bir hazine bilgi sağlar.
Araştırma, 9.36 TB’dan fazla veri içeren 197 kayıtlarda 20.500’den fazla görüntü tanımladı ve bazı görüntüler yanlışlıkla özel anahtarlar ve sertifikalar gibi hassas dosyalar dahil.
Kuruluşlar bu riskleri azaltmak için katı uygulamalar benimsemelidir:
- Ayrı yapı ve üretim ortamları: Geliştirme veya test ortamlarında sırları saklamaktan kaçının. Kimlik bilgilerinin çalışma zamanı enjeksiyonu için ortam değişkenlerini veya güvenli tonozları kullanın.
- Gizli tarama uygulayın: Kayıt defterine ulaşmadan önce veya CI/CD boru hattı sırasında konteyner görüntülerini hassas dosyalar için taramak için araçları kullanın.
- Sağlam Kod İncelemeleri: Hassas verilerin yanlışlıkla dahil edilmemesini sağlamak için DockerFiles ve Yapılandırma dosyalarını düzenli olarak inceleyin.
Meyveden çıkarılan sertifikaların ve anahtarların gizli doğası, konteyner ortamlarının yönetilmesinde artan uyanıklık ihtiyacının altını çizmektedir.
Maruz kalan özel kayıtlarla ilgili uzun vadeli araştırmalar, bu ihlallerin makul ve şiddetinin altını çizdi ve kuruluşların dijital kimliklerini nasıl güvence altına almaya zorladı.
Find this News Interesting! Follow us on Google News, LinkedIn, & X to Get Instant Updates!