Yazan Neelesh Kriplani, Teknolojiden Sorumlu Başkan, Clover Infotech
Sürekli gelişen teknoloji ortamındaki en son trendler ve yeniliklerle ilerlerken, dikkatimizi çeken konulardan biri de Yapay Zeka (AI) ile Nesnelerin İnterneti (IoT) – AIoT’nin yakınlaşmasının derin etkisidir.
AIoT, çeşitli endüstrileri dönüştürmeyi vaat eden güçlü bir güç olarak ortaya çıktı ve etkisinin özellikle önemli olduğu alanlardan biri de güvenlik endüstrisidir.
Bu makalede AIoT’nin 2024’te güvenlik sektörünü yeniden şekillendirerek kuruluşların varlıklarını, verilerini ve insanlarını koruma biçiminde devrim yaratacak beş temel yolunu inceleyeceğiz.
AIoT Trendleri 2024
Gelişmiş Tehdit Tespiti ve Önlemeyi Ortaya Çıkarın
AIoT destekli güvenlik sistemlerinin devasa miktarda veriyi gerçek zamanlı olarak toplayıp analiz ettiğini ve tehditleri proaktif olarak tanımladığını hayal edin. Yapay zeka ve IoT’nin birleşmesi, akıllı cihazları kalıpları ve anormallikleri tanıma yeteneğiyle donatarak potansiyel güvenlik ihlallerine hızlı ve etkili bir şekilde yanıt vermemizi sağlar. Elimizdeki çeşitli sensörlerden, kameralardan ve cihazlardan gelen veriler sayesinde şüpheli etkinlikleri tespit edip azaltabilir, böylece güvenlik önlemlerimizi güçlendirebiliriz.
Tahmine Dayalı ve Proaktif Güvenlik Önlemleri
Reaktif güvenlik önlemlerinin alındığı günler geride kaldı. AIoT’nin ortaya çıkışı, güvenlik zorluklarını tahmin etmemize ve proaktif bir şekilde ele almamıza olanak tanıyor. Yapay zeka algoritmalarından ve makine öğreniminden yararlanarak geçmiş verileri analiz edebilir, eğilimleri belirleyebilir ve potansiyel tehditleri ortaya çıkmadan önce tahmin edebiliriz. Bu bilgiyle donanmış güvenlik ekipleri oyunun ilerisinde kalarak riskleri ve güvenlik açıklarını gerçek zamanlı olarak en aza indirebilir.
Gözetim ve İzlemede Devrim Yaratıyor
Gözetim ve izleme yetenekleri dönüşmek üzere. AIoT sayesinde manuel video analizine veda edebilir ve video analizlerini otomatikleştiren akıllı sistemlere merhaba diyebiliriz. Bu sistemler belirli nesneleri, davranışları ve hatta ilgilenilen kişileri dikkate değer bir doğrulukla tanımlayabilir. Yüz tanıma, anormallik tespiti ve nesne izleme, güvenlik altyapımızı geliştirmemize olanak tanırken, iş gücümüzün de kritik görevlere odaklanmasını sağlar.
Erişim Kontrolü ve Kimlik Doğrulamayı Yeniden Keşfetmek
AIoT çağında, geleneksel erişim kontrolü ve kimlik doğrulama yöntemlerinde devrim yaşanıyor. Yüz tanıma, ses tanıma ve diğer yapay zeka destekli biyometrik kimlik doğrulama teknolojileri, gelişmiş güvenlik ve kolaylık sağlayarak merkezde yer alıyor. AIoT ile fiziksel alanlara, sistemlere ve hassas verilere erişimi daha güvenilir ve verimli bir şekilde yönetebiliyoruz. Yetkili personel için güvenli, kesintisiz ve sürtünmesiz erişim kontrolü çağı yaklaşıyor.
Veri Güvenliğini ve Gizliliğini Korumak
Nesnelerin İnterneti tarafından üretilen veri hacmi hızla artarken, veri güvenliği ve mahremiyet konusundaki endişelerimiz de yoğunlaşıyor. AIoT, akıllı veri koruma mekanizmalarıyla bu endişeleri gidermemize yardımcı olabilir. Yapay zeka algoritmaları anormallikleri, olası veri ihlallerini tespit edebilir ve yetkisiz erişime karşı koruma sağlayabilir.
AIoT çözümlerini güvenlik altyapımıza entegre ederek veri koruma düzenlemelerine uygunluğu sağlayabilir, müşterilerimizin güvenini kazanabilir, verilerini güvenli ve etik bir şekilde işleyebiliriz.
Sarmak
AIoT devriminin güvenlik ortamımızın vazgeçilmez bir unsuru haline geleceği bir gelecek öngörüyoruz. Bu geleceğe hazırlanmak için CIO’ların kuruluşlarının güvenlik altyapısını eleştirel bir şekilde değerlendirmesi gerekiyor. AIoT’nin sorunsuz bir şekilde entegre edilebileceği alanları belirlemeli ve güvenilir teknoloji ortaklarıyla işbirliği yapmalıdırlar. Bu, onlara özel AIoT güvenlik çözümleri tasarlamalarına ve uygulamalarına yardımcı olacak.
AIoT’yi güvenlik amacıyla benimsemek bize rekabet avantajı sağlayacak ve dayanıklılığı, çevikliği ve yanıt verme yeteneğini geliştirmemize olanak tanıyacak. Kuruluşlarımız için güvenli ve müreffeh bir geleceği hep birlikte şekillendirebiliriz.
Yasal Uyarı: Bu konuk yazısında ifade edilen görüş ve görüşler yalnızca yazar(lar)a aittir ve The Cyber Express’in resmi politikasını veya konumunu yansıtmayabilir. Yazar tarafından sağlanan her türlü içerik kendi görüşüne aittir ve herhangi bir dini, etnik grubu, kulübü, kuruluşu, şirketi, kişiyi veya herhangi bir kişiyi veya herhangi bir şeyi kötüleme amacı taşımaz.