Skillsoft’a göre çalışanların %35’i rollerinde başarılı olmak için gereken becerilere sahip olduklarına dair güven duymuyor. Ayrıca, %41’i becerilerindeki boşluklar nedeniyle iş güvenliği konusunda endişe duyduğunu ifade etti.
Liderlik becerileri işyerinde başarı için en üst sırada yer alıyor
Ankete katılan çalışanlar, günümüz iş yerinde başarı için en kritik olanın liderlik becerileri olduğunu, ardından yumuşak beceriler (örneğin iletişim, duygusal zeka), teknoloji becerileri ve yapay zeka/makine öğrenme becerileri geldiğini belirtti. Katılımcılar ayrıca yöneticilerinin liderlik becerilerini ekip üyeleri için en önemli yeterlilik olarak gördüğünü kabul etti, ancak %31’i bunun en büyük beceri açığı olduğunu söyledi. %43’ü yapay zeka/makine öğrenme becerileri hakkında da aynı şeyi söyledi.
Skillsoft CPO’su Ciara Harrington, “Bu veriler önemli bir sorunu vurguluyor: iş gücünün üçte biri rollerinde başarılı olmak için doğru becerilere sahip olup olmadıklarını sorguluyor,” dedi. “Bu beceri boşlukları, çalışanların tam potansiyellerine ulaşmalarını engelliyor ve kuruluşların temel iş hedeflerine ulaşmasını engelleyebilir. Çalışanlar giderek daha karmaşık bir sorumluluk kümesi, iş yerinde devam eden değişim ve üretken yapay zekanın teşvik ettiği kesintilerle karşı karşıya kaldıkça, kuruluşların yeteneklerinin becerilerini proaktif bir şekilde geliştirmeleri kritik önem taşıyor. Nitelikli, çevik bir iş gücü doğası gereği daha kendine güvenen, yetenekli ve üretkendir.”
Ankete katılan çalışanların %95’i, kuruluşlarının bir yetenek geliştirme programı olduğunu söyledi, ancak yalnızca %25’i bunu oldukça etkili buluyor ve ana engelleri zaman eksikliği (%42), öğrenme biçimleri (%30) ve liderlik desteği (%26) olarak sıralanıyor. Beceri geliştirme hedeflerine daha iyi ulaşmak için katılımcılar, özellikle çevrimiçi, isteğe bağlı kurslar (%39), etkileşimli ve deneyimsel fırsatlar (%37) ve canlı, eğitmen liderliğinde eğitim (%37) içeren karma bir öğrenme programı arıyorlar.
Harrington, “Etkili öğrenme programları, beceri oluşturmanın ötesine geçen ve sürekli olarak iş performansında ve davranış değişikliğinde ölçülebilir iyileştirmeler sağlayan karma, çok modlu bir yaklaşım benimser,” diye devam etti. “Yeni edinilen becerilerin uygulamalı pratiğine olanak tanıyan zamanında, yüksek kaliteli öğrenme içeriği ve etkileşimli deneyimler sunarak, kuruluşlar yeteneklerini GenAI gibi ortaya çıkan teknolojilerden yararlanmaya, ortaya çıkan düzenlemelere hızla uyum sağlamaya ve temel liderlik becerileri geliştirmeye hazırlayabilir.”
Kuruluşlar AI eğitimini ortalama veya zayıf olarak değerlendiriyor
%75’i kuruluşlarının yetenek geliştirme programlarının etkinliğinde boşluklar olduğuna inanıyor. Bu eksiklikleri gidermek için kuruluşlar, yetenekleri güçlendirmek ve önemli beceriler oluşturmak için bütünsel ve etkileşimli öğrenme çözümleri benimsemeye teşvik ediliyor.
GenAI araçlarının yaygınlaşmasına rağmen, katılımcıların %62’si kuruluşlarının AI eğitim programının ortalama ila zayıf olduğunu söyledi.
Sadece %28’i kuruluşlarının sağladığı liderlik becerileri eğitiminin “mükemmel” olduğuna inanıyor. Sadece %31’i yumuşak beceriler eğitimi hakkında aynı şeyi söyledi. Katılımcılar güçlü bir öğrenme programının temel bileşenleri olarak grup eğitimini (%33), mentorluğu (%32) ve koçluğu (%30) gösterdi.
Uyum sağlama yeteneğinin önemli olduğu bir çağda, yetkinliklerin doğrudan iş hedefleriyle bağlantılı olduğu beceri tabanlı bir yetenek geliştirme programı, iş gücü çevikliğini, çalışan performansını ve karlılığı artırabilir.
Katılımcıların %82’si kuruluşlarının beceri tabanlı bir modele geçiş için adımlar attığını söyledi. En yaygın olarak yapılan eylemler beceri ve rol tabanlı öğrenme yolları sağlamak (%28), beceri açığı analizleri yapmak (%16) ve beceri sınıflandırmaları uygulamak (%16).
Birçok kuruluş bu girişimin henüz erken aşamalarında, çünkü katılımcıların yalnızca %19’u beceri tabanlı stratejilerin kritik bir bileşeni olan düzenli beceri değerlendirmelerinden geçtiklerini söylüyor.